Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Danıştay'ın aile konutu şerhinde mahkeme kararı istenmesini iptal eden kararını uygulamaya koydu. Tapu ve Kadastro Bölge Müdürlüklerine gönderilen genelgeyle "aile konutu şerhi" için evlilik veya nüfus cüzdanı ile başvuruların kabul edilmesi talimatı verildi.
Karar, özellikle eşlerinin evden atması gibi durumlarla yüz yüze kalan şiddet mağduru kadınlar açısından kritik önem taşıyor.
EŞİNDEN İZİNSİZ EV SATILAMAYACAK
Aile konutu şerhi, tapuda evin sahibi olan tarafın eşinden izinsiz konutu satmasını engellemek ya da aile içi çatışmalarda eşlerin "bu ev benim" diyerek diğerini evden çıkarmasını engellemek gibi durumlara karşı gerçekleştiriliyor. Şerhi koydurmak için mahkeme kararı istenmesi ise
sürecin uzaması açısından özellikle gidecek yeri olmayan şiddet mağduru kadınları zorda bırakıyordu.
DANIŞTAY: EVLİLİK CÜZDANI YETER
Aile konutu şerhinde ilk tartışmalar, Danıştay 10'uncu Dairesinin bir kocanın başvurusu sonrası "aile konutu şerhi için, konutun aile konutu olduğunu kanıtlayan muhtarlıktan alınmış belge ile birlikte vukuatlı nüfus kayıt örneği veya evlilik cüzdanı aranacağına" ilişkin tüzük hükmü ve yine bu yöndeki genelgenin iptali ile başladı. Danıştay, bir taşınmazın aile konutu niteliği taşıyıp taşımadığının hakim kararı ile belirlenebileceğine karar verdi. Dairenin bu kararına itiraz edilmesi üzerine Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, itirazı oy birliğiyle kabul ederek, hakim kararına gerek kalmadan tapuda adı olmayan eşin isteği üzerine aile konutu şerhi verilebileceğine hükmetmişti. Kurul, şerhin evlilik veya nüfus cüzdanı gösterilerek verilebileceği kararına varmıştı.
BAKANLIKTAN TALİMAT
Kurulun verdiği bu karar sonrası Çevre ve Şehircilik Bakanlığı da, Tapu Kadastro Bölge Müdürlüklerine bir genelge yolladı. Geçtiğimiz hafta yollanan genelgede, eşlerin aile konutu başvurusunda mahkeme kararı aranmaması talimatı verildi. Bakanlık, başvurularda nüfus cüzdanı veya evlilik cüzdanı gibi belgelerin yeterli olacağını ifade etti.
KADINLARI SEVİNDİRECEK KARAR
Aile konutu şerhi için mahkeme yolunu açan karar başta kadın dernekleri ve baroları ayağa kaldırmıştı. Türkiye'de tapuların yaklaşık yüzde 65'inin erkek eşlerin üzerine kayıtlı olduğuna dikkat çeken İstanbul Barosu, özellikle kadınlar açısından ciddi zorluklar yaratacak kararın iptal edilmesi çağrısında bulunmuştu.