Başbakan Ahmet Davutoğlu, konsoloslukta rehin alınan 49 kişiyi kurtarmak için fidye ödendiği iddiasını yalanlayarak, "Fidye ödemedik, ödemeyiz" dedi. NTV-Star ortak yayınında soruları yanıtlayan Davutoğlu, operasyonunun detaylarını anlattı:
- 200 VATANDAŞ: Bu bizim ilk sınavımız değil. Dışişleri Bakanlığı'na geldiğim andan itibaren, elhamdülillah 200'ü aşkın vatandaşımızı çok zor şartlarda tereyağından kıl çeker gibi aldık.
- PSİKOLOJİ YÖNETİMİ YAPTIK: Hiçbir zaman fidye ödemedik, ödemeyiz. Eğer fidye öderseniz, bu bir diğer kaçırmaların nedenini oluşturuyor. Ne yapıyoruz, birincisi; bütün bu olaylarda geçerli olan ve burada uyguladığımız psikolojilerin yönetimi. Yani kaçıran kişilerin psikolojilerini de yönetmek, kaçırılan vatandaşların ve çevredeki unsurların psikolojilerini de yönetmek...
- BU BİR OPERASYONDU: Cumhurbaşkanımız operasyon diyormuş, ben temas diyormuşum. Bundan bir şey çıkarmaya çalışıyorlar. Şimdi söylüyorum, eğer tatmin edecekse bu bir operasyondu. Onların anladığı operasyon, illa kan dökülecek. Bu milli bir operasyondur. CIA yardım etti diyenler var, hayır bununla alakası yok.
- PAZARLIK OLDU: Irak üzerindeki etkili gruplar üzerinden yapılan pazarlıklar elbette oldu, bunların tutulmaması gerektiği şeklinde oldu. İstihbarat teşkilatları bunun için vardır. 49 vatandaşımızın kurtulması için istihbarat teşkilatımıza kimle konuşması gerekiyorsa konuşun dedim. Bunların içinde her türlü temas vardır.
- BİR ELEMAN İNFAZ EDİLDİ: Alana giderler, temas kurarlar, aşiret liderleriyle konuşurlar, istihbarat toplarlar. Ben onların yüzünü biliyorum ama onlar şimdi şu salona girseler, otursalar tanımazsınız. Kahramanlık budur. Oradaki gidilen bir yerde, yerel bir eleman bilgi toplamak isterken, infaz edildiği bilgisi geldi. Bir şüphe üzerine öldürülebiliyor. Bunlar isimsiz kahramanlar ve onları rahmetle anıyorum.
- 3 GÜNDE 138 BİN KİŞİ: BDP'liler de Rojova'ya ilgisiz kaldığımızı iddia etti. Bunların hiçbirisi doğru değil. Bir seferde en fazla mülteci 3 gün içerisinde girdi. 138 bin kişiyi içeri alırken, içerden dışarı gidişlere izin verirsek kamu düzeni kalmaz.
