Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhalefetin bu ülkede Soros'ları çok olduğunu belirterek, "Tüm güçlerini Türkiye'yi yönetmeye talip olmak üzere değil sadece ve sadece şahsıma ve AK Parti'ye olan husumetlerini ortaya dökmek için seferber etmiş durumdalar. Ama yine başaramayacaksınız" dedi. Cumhurbaşkanı dün, AK Parti Genel Merkezi'nde Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında özetle şöyle dedi:
"Siyasette kimse layüsel değildir. Şayet siyaset tek kişilik bir oyun olsaydı, o zaman ne partiye ne teşkilata ne bunca insana ve emeğe ihtiyaç kalırdı. Genel başkan olarak görevim partimizin ve milletimizin ortak hissiyatına ve çıkarlarına en uygun çözümleri bulmak ve formüle etmektir.
15 VEKİLİ YOLLAYAN DİKTATÖRDÜR
Siz bakmayın bazılarının AK Parti'yi 'tek adamlıkla' suçlamalarına. Bu ülkede diktatör görmek isteyen, bir gecede 15 milletvekiline, hiçbir makul gerekçe göstermeden, siyaset mühendisliği ürünü yöntemlerle zorla parti değiştirtenlere bakmalıdır. Bunları kim seçti? Millet... Ve sen bunları ağlatarak, kabul edemeyeceği bir yere ihraç ediyorsun. Ama diktatörler bunu yapar.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Diktatör görmek isteyen..."
Sadece geçtiğimiz 7-8 günde yaşanan hadiseler dahi milletimize, kimlerin kendisi için çalıştığını, kimlerin sürekli kumpas, tezgâh peşinde koştuğunu göstermiştir. Bunun en güzel cevabını 24 Haziran'da benim vatandaşım sandıkta demokratik şekilde verecektir.
Hikmetini kendilerinden başka kimsenin çözemediği dalaverelerle güya siyaset yapanların durumunu benim milletim ibretle izliyor. Bizim için önemli olan karşımızda kimlerin olduğu değildir. Bunu sakın gündeminizde bile tutmayın. Asıl önemlisi bizim milletimize ne diyeceğimiz, milletimizle nasıl kucaklaşacağımızdır. AK Parti olarak buna göre kendi takvimimizi belirledik. Şu anda yoğun bir çalışmayla yolumuza devam ediyoruz.
MUHALEFETİN SOROS'LARI ÇOKTUR
Ellerinin, ayaklarının birbirine dolaşmasından anladığımız kadarıyla şimdi tüm umutlarını 24 Haziran'a bağladılar. Muhalefetin bu ülkede Soros'ları çoktur. Bunlar sadece içeriden değil, aynı zamanda dışarıdan destekli Soros'lardır. Bunların kim olduğunu, hangi kaynaklardan beslendiğini de gayet iyi biliyoruz. Tüm güçlerini Türkiye'yi yönetmeye talip olmak üzere değil sadece ve sadece şahsıma ve AK Parti'ye olan husumetlerini ortaya dökmek için seferber etmiş durumdalar ama işte buradan ilan ediyorum, yine başaramayacaksınız. En büyük tezgâh, Rabbimin onlar üzerindeki oyunudur."
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Buradan ilan ediyorum, yine başaramayacaksınız"
ONA KALSA ANKARA'DA OTUR
Bakıyorsunuz anamuhalefetin başındaki zat, kendilerine göre cumhurbaşkanı tanımı yapıyor. Ya sen bu tanıma en uyan insansın. Niye olmadın? Sen bu tanımın ta kendisisin. Yumuşaksın, ekonomiyi iyi biliyorsun. Gel aday ol, niye olmadın? Halen arayıştasın. Bulamadın mı bir tane? Bulamazsın çünkü senden daha iyisi yok.
Sende her numara var, akşam başkasın, sabah başkasın. SSK'yi ne hale getirdiğini bilmeyen yok. Asabiyet, sinirlenmek buysa nurun ala nur sende var. Rahatlıkla grup toplantından bütün partililerini kovup dışarı atabiliyorsun. Bunların ne projeleri ne vizyonları ne de renkleri var."
Türkiye'yi, bölgesinde ve dünyada sözü dinlenen, kendi siyasetini üretme ve uygulama imkânına sahip bir devlet haline getirdik. Ana muhalefetin başında olana kalsa Cudi'ye, Gabar'a Tendürek'e Besler'e, Kandil'e gitme, orada ne işin var, Ankara'da otur. Bunlar hep böyle yaptılar. Peki o zaman Hatay'a niye gittiniz? Çünkü biz Hatay'a gittik. Yürüyeceksin, Kemal yürüyecek arkandan. Plan, proje her şey bizde. O da sağolsun yine de kırmıyor bizi, geliyor arkamızdan. Ama Reyhanlı'ya değil, daha beri, oraya geliyor. Eksiği var spor, sanat camiası yanında değildi. Olur ya bir şeyler fark edilebilir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Yürüyeceksin Kemal yürüyecek arkandan"
Ecdadımıza hakaret ederek mi milletimize hizmet edecekler? Terör örgütleriyle kol kola gezerek mi ülkemizi güçlendirecekler? Her türlü karanlık oyunun başrolüne talip olarak mı devletimizin önünü açacaklar? Meclis'te birbirlerine milletvekili ikram ederek mi milli iradeyi yüceltecekler? Türkiye'yi buldukları her fırsatta yabancılara şikâyet ederek mi iç ve dış tehditlerin üstesinden gelecekler?
MİLLET DERSİNİ VERECEK
Milletimiz, bir kez daha bunlara gerekli olan dersi inşallah verecek. 24 Haziran inşallah bizler için yeni bir milat olacaktır, hiç endişe etmeyin."
2 KAT ÜSTÜNE ÇIKACAĞIZ
Yaptıklarımız, yapacaklarımızın teminatıdır. AK Parti iktidarlarında Türkiye'yi 3.5 kat büyüttük. Cumhurbaşkanlığı dönemimizde inşallah ülkemizi şu an geldiğimiz noktanın 2 kat üzerine koyacağız. Milli gelirimizi 3 bin 400 dolardan 11 bin dolara çıkardık. Önümüzdeki dönemde 25 bin dolara ulaştırmayı hedefliyoruz. Biz yaptığımızı konuşuyoruz, konuşacağız. Peki senin çıkaracağın aday ne konuşacak? Sadece kuru kuru vaatler... Ama artık benim milletim bu dümenlere gelmiyor.
YAPTIKLARI NE VAR Kİ?
Buradan milletime sesleniyorum; Bunlar eğitimle ilgili ne diyecekler? Sağlıkla ilgili ne diyecekler? Kılıçdaroğlu'nun o çökerttiği SSK'yı mı anlatacaklar? Ölülerimizi bile rehin aldıkları dönemi mi anlatacak? Peki bunlar ulaşımda, tarımda, adalette, emniyette, enerjide ne yaptık diyecekler? Yaptıkları hiçbir şey yok ki yapacakları olsun.
MARMARAY'I BİLE YIKARLAR
Bunlara kalsa İstanbul Boğazı'nda bir inci gibi dizili köprüleri yıkarlar. Bunlara kalsa Marmaray'ı, Avrasya'yı imha ederler. Çünkü bunların dikili ağacı yok. Dikili olanı da yıkarlar. Bunlara kalsa ekonomimizi IMF'ye yeniden teslim ederler, döviz rezervini yeniden sıfırlarlar. Maharetleri bu, olanı tüketmek.