Fransa'nın Albertville şehrindeki okullarında Hz. Muhammed'e hakaret içeren karikatürlerle ilgili öğretmenlerine verdikleri cevaplar nedeniyle terörist muamelesi gören ve sabah erken saatlerde evleri polis tarafından basılarak 11 saat karakolda sorgulanan 3'ü Türk, 1'i Cezayir kökenli 4 çocuk ve aileleri yaşadıkları dehşeti Anadolu Ajansı'na (AA) anlattı. İşte Louis Pasteur İlköğretim Okulu'ndaki "Hazreti Muhammed'e karşı yapılan karikatürleri sevmediklerini ve kötü olduklarını söyledikleri" için öğretmenleri tarafından polise ihbar edilen çocuklar ve ailelerinin düşünceleri:
'SİYASİ GÖRÜŞÜN NE!'
Gümüşhaneli baba Servet Yıldırım ve 10 yaşındaki kızı E.: "Sabah 6.30-07.00 arası polisler kıracak şekilde kapımıza vurdu. Yüzleri maskeli 8-10 tane terörle mücadele polisi uzun namlulu silahlarla içeri girdi ve kızım E.'yi sordu. 'Terörizmle alakalı suçlanıyor' dediler. Beni, eşimi, iki oğlumu ve kızım E.'yi salonda oturttular. Ayağa bile kalkmamıza izin vermediler. Hiçbir belge veya tutanak sunmadan evde arama yaptılar. Şoka girdik. Bize terörist muamelesi yaptılar. Sabah 09.00'da bizim de polis merkezine gelmemizi istediler. Polis kızımı götürmeden duvarlardaki Kur'an-ı Kerim ayetlerinin fotoğraflarını çekti. Kızımın odasındaki dini kitaplarını yerlere döktüler, fotoğraflarını çektiler. Sonra çocuğumu alıp gittiler. Hiçbir yazılı belge veya tutanak verilmedi." Yıldırım polisin sorguda kendilerine 'Siyasi görüşünüz ne' diye sorduklarını söyleyerek "Namaz kılıyor musunuz? Camiye gidiyor musunuz? Çocuklar camiye gidiyor mu? Çocuklar camide dini eğitim alıyor mu? Erdoğan ve Macron arasındaki tartışma ve siyaset hakkında ne düşünüyorsunuz? Türkiye'deki siyasi görüşünüz nedir?' gibi sorular sordular. İfademiz bittikten sonra parmak izimizi aldılar. Beyaz bir duvara götürerek teröristlere yapılan muamele gibi hem karşıdan, hem sağdan hem de soldan resmimizi çektiler. Polis, Müslümanları fişliyor" dedi.
DAVA AÇACAĞIM
Yıldırım, "Hz. Muhammed karikatürlerini öğrencilere gösterdikten sonra öldürülen öğretmen Samuel Paty hakkında bir anket düzenlemişler. Benim çocuğum da 'O öğretmenin öldürülmesine üzüldüm. Ama keşke o da o karikatürleri yayınlamasaydı' demiş. Ama öğretmenler bu ifadesini başka bir algıyla polise aktarmış. Okul müdürüne dava açacağım" diye konuştu. E.. ise "Karakolda çok korktum, polis bana camiye gidip gitmediğimi sordu" dedi.
'DEVLET ELİYLE YAPILAN EŞKIYALIK'
TBMM Başkanı Mustafa Şentop: Bu devlet eliyle yapılan
bir eşkıyalıktır. Şimdi iş iyice
çığırından çıkmış gibi. İslam dinine
ve onun Peygamberine hakaretin
ötesinde, bu hakaret edenleri
tasvip etmeyi de zorunlu kılacak
birtakım adımlar atıldığını görüyoruz.
Bunun hesabı, mutlaka
hukuk içerisinde sorulmalıdır.
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş: 10
yaşındaki çocukları gözaltına
almak hangi insanlığın
göstergesidir. Bir Türkiye,
bir İslam düşmanlığı
ortaya çıkıyor.
'NEDEN BAŞINI KAPATIYORSUN' DİYE SORDULAR!
Nevşehirli Mukaddes Akdağ ve 10 yaşındaki oğlu Y.E.: Eşim işe gittikten
sonra uyumuştum. Polisler sabah
07.30'a doğru evimizi bastı. Arama belgesi
göstermeden doğrudan evin içinde
oğluma baktılar. Kur'an-ı Kerim ayetlerinin
fotoğraflarını çektiler. Hiçbir açıklama
yapmadan oğlum Y.E.'yi götürdüler.
Diğer çocuklar da korku içinde olanları
izledi. Daha sonra ben ve eşim karakolda
ifade verdik. 'Macron ile Erdoğan'ın
kavgasına ne diyorsun' dediler. Ben
de 'Karışmıyorum, bunlar politik işler'
dedim. Bana neden başımı kapattığımı
sordular. 'Eşin mi zorluyor' dediler. Ben
de 'Müslüman olduğum için, kendim
istediğim için kapatıyorum.'
dedim.
Y.E.: Karakolda oruç,
namaz ve camiyle ilgili sorular
sordular. Ben de cevap olarak
'Evet. Camiye gidiyorum, Ama oruçlarımı
sadece pazartesi tutuyorum çünkü
okulum var' dedim.
BU MUAMELEYI HAK ETMEDİK
Gümüşhaneli Ayşegül Polat, baba Ömer Polat ve 10 yaşındaki oğlu M.E.: Polis 07.10'da kapıya
çok sert şekilde vurdu. Zaten çocuk kapıyı açar
açmaz direkt içeri saldırdılar. 7-8 kişilerdi hiçbir
soru-cevap olmadı. 3-4 tanesinin yüzü kapalıydı.
"Oğlun teröristleri savunuyor, onu almaya geldik"
dediler. Oğlumu yatağından uyandırdılar, çok
korktu ve ağlamaya başladı. Evdeki kitapların tek
tek fotoğrafını çektiler. Bu muameleyi hak etmedik.
Çocuklarımın psikolojisi düşünülmeden yapılmış bir
hareketti bu. M.E.'nin öğretmeni hakkında savcılığa
suç duyurusunda bulunacağım. Fransız öğretmen
Paty'nin öldürülmesi bizi üzdü. Bu cinayetin sorumluluğu
Müslümanlara yüklenemez. Cinayetin faturasını
Müslüman toplumu olarak hepimize kesmeye
başladılar. O kişiyi Müslüman kökenli biri katlettiği
için şu an en küçüğümüzden başlayarak terörist ilan
etmeye başladılar. Fransa'daki Türk toplumunun
alnı açık yüzü ak. Türk milleti olarak hiçbir zaman
bu tür olaylara karıştığımızı ben duymadım.
İNSAN HAKLARI NEREDE!
Ömer Polat: Fransızlar her zaman ifade özgürlüğünden bahsediyor. Kendileri konuşunca bir şey yok. Ama biz konuşunca hemen içeri atıyorlar. Nerede insan hakları. Çifte standart var. Oğlumun aynı öğretmenden ders almasını istemiyorum.
M.E : Polis yatağımda uyandırıp götürdü. Çok ağladım. Camiye gidip gitmediğimi sordular.
10 YAŞINDA ÇOCUĞU YALNIZ SORGUYA ÇEKMEK NE DEMEK
'Neden peygamberin karikatürünü çizdiniz?' dediği için gözaltına alınan 10 yaşındaki Cezayir kökenli Ş.H.: Öğretmen tehdit
edilmiş. Beni suçladılar.
Baba Nabile Harid: Evim basıldı.
Oğlum terörist değil. Henüz reşit bile değil.
Buna rağmen tek başına sorguya çekmek
ne demek! Haklarımızı arayacağız.