Hüseyin Kaya

Hüseyin Kaya

30 Aralık 2016, Cuma

Heykeller Atatürkçülüğe aykırıdır.

Rahmetli Erbakan Hoca "Atatürk yaşasaydı Milli Görüşçü olurdu."minvalinde bir söz söylemişti.

Şimdi memleketim de olan Rize'de Atatürk heykelinin yerinden kaldırılması üzerine toplum yine gerildi.

Olmadık sözler yeni baştan söylendi.

Sosyal medya bununla yatıp bununla kalktı.

Bir çok sıkıntılarla uğraştığımız bir dönemde "bir bu eksikti"dedirtecek kadar bir mesele oldu yani.

Doğrusu bir konuyu hangi taraf olursak olalım akli selim değerlendiremiyoruz.

Sövmeden,hakaret etmeden,bağırmadan konuşamıyoruz.

Empati denilen kavram bize gerçekten uzak demek ki.

"Atatürk"aradan yetmiş beş yıl geçmesine rağmen hala netleşmemiş bir konu olarak duruyor.

Kurtuluş savaşının komutanı,Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu olduğu konusunda hem fikiriz desek belki konu kapanacak.

Atatürk'ü yüceltirkende yererkende her iki taraftakilerin de akıl nimetinden yoksun davrandıkları açık.

Şimdi dönelim "Atatürk yaşasaydı bütün bu olup bitenlere ne diyecekti ."meselesine.

Tabii şahsi tecrübemle konuşturacağım için Atatürk''ü

Bahsetmek lazım.

Bir taraftan Atatürk'ün sürekli yüceltildiği bir eğitim alırken bi yandan sürekli eleştirildiği sevilmediği ağır sözlerin söylendiği bir ortamda büyüdüm ki toplumun büyük bir çoğunluğu bunu yaşamıştır.

Ve sonrasında eğrisiyle doğrusuyla sürekli bir incelemeye tabi tuttum.

Okuduğu kitapların neredeyse tamamını temin edip okudum.

Yapmaya çalıştıklarını anlamaya çalıştım.

Mevcut şartları nasıl değerlendirdiği konusunu irdeledim.

Somut hayatıma ciddi katkısı olduğunu hissediyorum.

Bu topraklardan böyle zeki entellektüel,taktisyen cesur ve kararlı bir liderin çıkmasından memnuniyet duymuşumdur.

Bence yeni bir toplum yaratmak istedi bir çok konuda haklıydı.Yanlışları vardı.Şartların zorlaması vardı.

Aynı dönemde yaşasaydık ve tanışsaydık iyi bir dostluğumuz olurdu diye düşünürüm bazen.

Birçok konuda mutabık kalacağımı ve bir çok konuda da eleştireceğimi söyleyebilirim.

En azından İsmet İnönüden,Fevzi Çakmaktan daha az anlaşmazdık öyle değil mi?

Şimdi aklı,bilimi,çağdaşlığı,gelişmeyi öne alan Cumhuriyetin kurucusuna soralım.

Ey Atatürk ,"Bu her meydana dikilen heykellerinle ilgili ne dersin?"diye.

Cevap şu olurdu eminim.

Ben size aklı,özgürlüğü,bilimsel gelişmeyi ve muassır medeniyeti önerdim.Atatürkçülük budur.Size heykellerimi her meydana dikin demedim.Bunu beni anlamayan Kemalistler yapmıştır."diye cevap verirdi.

Nerden çıkarıyoruz bunu.Öncelikle bir bütün hayatından.

Ve en somut sözü"Benim naçiz vücudum toprak olacaktır.Payidar olan olan Türkiye Cumhuriyetidir."

İnsan topraktan gelip toprağa dönüşecektir.Atatürk'ün temenniside vasiyetide buydu.

Bu vasiyet henüz yerine getirilmemiştir.

İşte burdan anlıyoruz.

Heykel işi cahiliye işidir.Atatürk cahilliğin en büyük düşmanıydı.

Heykellere anlam ifade etmek Atatürk'ün bizzat felsefesine aykırı bir durumdur yani.

Gençliğe hitabe de korumamız gereken değerler arasında sayılanları hatırlayınız.

Dinimiz vahyin esenlik yurdunda akletmeyi,tefekkürü emreder.

Muassır medeniyet seviyesini aşma gayretinde nice hayırlı Cumalar,cemler dilerim.

SON DAKİKA