Mustafa Taha Dağlı

Mustafa Taha Dağlı

19 Haziran 2017, Pazartesi

PKK meselesi ABD için bir içişleri gündemidir

Suriye'de PKK-PYD teröristleriyle ittifak yapan ABD'nin Washington'da PKK teröristlerini koruma altına alması gayet anlaşılır bir davranıştır.
PKK terör örgütü ve uzantıları ve destekçileri, bir bütün olarak, ABD'nin himayesindedir.
Artık PKK meselesi neredeyse Amerikan İçişlerinin ilgilenmekle mükellef olduğu konu başlıklarından biri haline gelmiştir.

2014'ten bu yana, DAEŞ bahanesiyle Suriye'de PKK-PYD teröristleriyle ittifak kuruldu.
Obama döneminde bu teröristlere silahlar verildi, bir çok operasyon bu teröristler üzerinden yapıldı.
Trump gelince ABD'nin PKK politikasında değişen hiçbir şey olmadı.
Verilen silahlarda artış bile oldu, Rakka operasyonu için yine kadronun en başında onlar yer aldı.

Rakka, DAEŞ işgalinde. ABD DAEŞ teröristlerini Rakka'dan çıkarmak için PKK-PYD teröristleriyle işbirliği yapıyor. Yani bir teröristi Rakka'dan kovup, şehri bir başka teröriste teslim edecekler.

DAEŞ'in uçağı yok ama Amerikalılar, PYD teröristlerine uçaksavar füzelerini hediye etmeyi de ihmal etmedi.

Türkiye bu yanlışları ısrarla anlattı, PKK-PYD konusundaki tavrımızı çok net şekilde ortaya koydu.
Trump, "size bir sıkıntı olmayacak" garantileriyle mevcut Amerikan politikasına her hangi bir direnişte bulunmadı.

Amerika, PKK konusunda Türkiye'ye garantiler verdi. Silahların bize asla doğrultulmayacağını, Rakka operasyonu sonrası o silahların geri toplanacağını hatta Rakka operasyonu bitince PYD ile ittifakın da sona ereceğini anlatıp, durdular.

Amerikan Dışişleri, bu vaatleri yerine getirse bile Amerikan içişlerinin PKK konusundaki hamiliği biteceğe benzemiyor.
ABD'de "terör örgütü" olarak kabul edilen PKK'nın Washington'da terör örgütü elebaşının posterleri ve paçavralarıyla, terör örgütü propagandası yapmaya hakkı var.
Teröristlerin, Türkiye'nin Cumhurbaşkanına hakaret etme, küfür etme, saldırı girişiminde bulunmalarına hakları var.
Hem de Amerikan polisinin gözünün önünde.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ziyaretinde bunların hepsi oldu. PKK'lı teröristler Cumhurbaşkanı Erdoğan'a saldırmaya kalktı. Amerikan polisi büyükelçiliğin önündeydi, teröristlerin yanı başındaydı, hiç birine müdahale etmedi.

Ellerindeki oyuncak tabancayı gerçek silah sanıp siyahi çocukları oyun parkında katleden o Amerikan polisi, kendi kanunlarına göre terör örgütü listesinde olan PKK'lı teröristlerin konuk bir Cumhurbaşkanına yönelik saldırılarına izin verdi.

Amerikan polisi o gün kime müdahale etti, teröristlere müdahale eden Türk vatandaşlarıyla korumalara.
Şimdi 12 vatandaşımız hakkında bir Western filmi havasında "wanted" listeleriyle tutuklama kararı çıkarmışlar.

Amerika'da emniyet ve yargı terör örgütlerinin korumalığını yapıyor.
Bu çok açık.
Trump'a Rakka operasyonu neden PYD ile yapılıyor diye daha fazla yüklenmenin bile pek anlamı yok gibi.
Zira ABD'de gözü dönmüş emniyet ve yargı, seçilmiş ABD başkanını bile indirme planları yapıyor.

SON DAKİKA